Aşure Yarışmasında Birincilik!



Geçen hafta kızımın okulunda tüm sınıflardan bir velinin katıldığı bir aşure yarışması düzenlendi. Sınıf annemizin ısrarlarıyla bende yarışmaya dahil olmuş oldum.. Jüriler lezzet, malzeme çeşitliliği ve sunuma göre puanlarını verdiler. Ben ayna tepside ayaklı bardakları tüllerle süsleyerek aşure sunumumu yaptım. Aşurem ve sunumum birinciliğe layık görüldü..

MALZEMELER
- 3 su bardağı buğday
- 1 su bardağı nohut
- 1 su bardağı kuru fasülye
- Yarım su bardağı pirinç
- 1 su bardağı badem 
- 1 su bardağı fındık
- 1 yeşil elma
- 1 ayva
- 2 adet portakalın kabuğu ve suyu
- 1 su bardağı küp şeklinde doğranmış kuru kayısı
- 1 çaybardağı çekirdeksiz kuru üzüm
- 4-5 adet karanfil
- 1 çay kaşığı tuz
- 5 su bardağı şeker
-

Süslemek için isteğe bağlı olarak; nar, ceviz, kuş üzümü, incir, tarçın, çam fıstığı vs..

HAZIRLANIŞI 
- Buğday, nohut ve kuru fasülye bir gece önceden iyice yıkanıp ayrı tencerelerde ılık suda bekletilir. 
- Ertesi gün suda bekletilmiş bakliyatlar birkaç kez yıkanır ve yine ayrı tencerelerde haşlanmaya bırakılır. Haşlama işlemi önce yüksek ateşte, ilk 10 dakikadan sonra en kısık ateşte yapılır. Bakliyatların suyu iyice buharlaşmadan yumuşak haşlanması için ilk yarım saatten sonra ocak kapatılıp kapakları kapalı şekilde yarım saat bekletilir.Bu arada buğday tenceresinin içine iyice yıkanıp suyu süzülen pirinç ve karanfiller eklenir. Ocaklar tekrardan açılıp haşlamaya devam edilir, bakliyatlar yumuşayınca ocaktan alınır. Kuru fasülyenin ve nohutun suyu süzülür buğdayın üzerine eklenir,bir çay kaşığı tuz eklenir.Fındık ve kabukları soyulmuş bademler eklenir.(bademlerin kabuklarını soymak için bir tencerede 10 dk kadar haşlamanız yeterli)

Başka bir tencerede su kaynatılır içine kabukları soyulmuş ayva ve yeşil elma minik küp şekline doğranarak eklenir. 2 adet portakalın kabuğu bir sebze soyacağı ile kabuğun alt kısmındaki beyaz kısma girilmeden soyulur ve minik doğranır (veya kabukları rendelenebilir ), tencereye eklenir. Ayva ve elmalar biraz yumuşayınca minik küp şeklinde doğranmış kayısılar ve üzümde tencereye eklenir (Eğer üzümlerin aşure içinde şişmesinden hoşlanmıyorsanız üzümleri bıçakla ortadan ikiye doğrayarak kullanabilirsiniz). En son iki adet portakalın suyu ve 5 bardak şeker tencereye eklenir biraz daha kaynatılıp bakliyatların olduğu büyük tencerenin içine eklenir.Suyu az ise biraz daha kaynar su eklenir. Malzemeler birbirine iyice karıştırılır ve 15-20 dakika kadar birlikte kaynatılır. Pişen aşure kaselere paylaştırılır, biraz soğuduktan sonra isteğe göre süslenir.


BROWNİ






Geçtiğimiz hafta uzun zamandır görüşemediğimiz liseden arkadaşım arkadaşım Nursel ve ablası Nurcan'ı kahvaltıya davet etmiştim. Kız kardeşim Ümran'la kahvaltıyı hazırladık.
Tarifini paylaştığım browni benim için bir Japonya hatırası. 

Bu tarifi Japonya'daki komşumdan öğrendim. Ben tarifi Türkiye'deki malzemelere göre birazcık değiştirdim. Özellikle çikolata sevenlerin çok beğeneceği bir tarif.



MALZEMELER:
- 1 su bardağı şeker
- 140 gr oda sıcaklığında tereyağı
- 4 yumurta
- 1 su bardağı un
- 50 gr kakao
- 100 gr bitter çikolata (daha fazlada olabilir)
- 1 su bardağı iri kırılmış ceviz yada fındık

HAZIRLANIŞI:
Şeker ve tereyağı mikserle çırpılır, ardından yumurtalar eklenip beyaz krema kıvamına gelinceye kadar çırpılır. Karışıma kakao ve un elenerek eklenir ve karıştırılır. Bu aşamada kıvamı ve rengi nutella gibi oluyor. Arzuya göre ceviz yada fındık kırığı eklenerek yağlı kağıt serili küçük boy bir tepsiye yada kelepçeli bir kalıba karışım boşaltılır. 180 derecede önceden ısıtılmış fırında 20 dakika pişirilir. 20. dakikada fırından çıkartılan browninin üzerine bitter çikolata kırılır ve halen çalışan fırına tekrar konulur. 1 dakika daha fırında kalan browni fırından alınır. Eriyen çikolatalar bir bıçak veya spatula yardımıyla her tarafına yayılır. Browni soğuduktan sonra servis yapılabilir.

Sayonara! Japonya'ya Veda..


Bugün 10 aylık Japonya hayatımızın son günü. Yarın sabah Türkiye yolcusuyuz.. Tüırkiye'ye samimi dostluklarla, Türk ve Japon arkadaşlar edinmiş olarak ve tatlı hatıralarla geri dönüyorum..

Dünya'nın öbür ucunda tipik Japon kültürünü yakından tanımak hayata bakışım adına bana çok şey kazandırdı.

Japonya'da tanıdığım, sevdiğim birarada olduğum tüm arkadaşlarıma tekrar
Arigato Gozaimashita diyorum...






Limon Soslu Cheese Kek


Cheese keklerin yapım aşamaları biraz uğraştırıcı olsa da benim gibi peyniri tatlıyla yakıştıranlar için çok özel bir kek. Ben her seferinde doğaçlama yeni bir tarif deneyerek bu sefer en yumuşak kıvamlı krememsı cheese kek i yapmış oldum. İçinde nişasta çok az olduğu için pişme süresi  bir buçuk saati buldu. Üzerindeki limonlu sos yerine portakal yada daha renkli bir meyve suyuyla da sos hazırlanabilir. Limon sosu biraz renksiz bir sos olsada limonun verdiği ekşilik cheese keke çok yakışıyor ve çok ferahlatıcı oluyor.

Malzemeler:

Tabanı İçin;
- 1 yumurta
- 2 yemek kaşığı şeker
- 2 yemek kaşığı terayağı
- 1 paket vanilya
- Aldığı kadar un

Keki İçin;
- 400 gr labne peyniri
- 200 gr 1 pkt krema
- Yarım su bardağı süt
- 1 su bardağı süzme yoğurt (Ben bir süzgece havlu kağıt serip üzerine 400gr yoğurdu boşaltıp 1-2 saat süzdürdüm)
- 3 yumurta (beyazları ayrı çırpılacak)
- 1 su bardağı şeker
- Yarım limonun suyu
- 1 paket vanilya
- 2 tepeleme yemek kaşığı nişasta

Peltesi İçin:
- 1 su bardağı limon suyu
- 2 su bardağı su
- 3 yemek kaşığı nişasta
- 4 yemek kaşığı şeker
- 1 paket vanilya

Hazırlanışı:
Taban için; Un dışındaki malzemeler iyice karıştırılır. Ardından un azar azar eklenerek ele yapışmayan kurabiye kıvamında bir hamur elde edilir. Hamur yağlı kağıt serilmiş kelepçeli kalıba yanlardan 5 cm yükseklikte olacak şekilde kaplanır.

Kek için;
Yumurta beyazları ve sarıları ayrılır. Yumurta beyazlarına 2 yemek kaşığı şeker eklenir ve kar gibi olana dek çırpılır bir kenarda bekletilir.
Yumurta sarılarının olduğu kaba; kalan şeker eklenir ve nişasta dışındaki diğer malzemeler eklenir iyice çırpılır, ardından nişasta eklenir karıştırmaya devam edilir. Ayrılan yumurta beyazları da karışıma eklenir ve karıştırılır ve kalıptaki hamurun üzerine dökülür.
170 derecede ısıtılmış fırında 1.5 saat pişirilir. Pişme süresinin son 15 dakikasında fırın ısısı 150 dereceye düşürülür.

Limon sosu için;
Malzemeler bir tencereye alınır. Kısık ateşte kaynayıp kıvam alana kadar karıştırılarak pişirilir. Fırından çıkan cheesekek biraz soğuduktan sonra üzerine dökülür

Notlar:
- Cheese kek kabanı için hamur hazırlamak istemezseniz, bisküvi ile hazırlanan taban için buraya ve buraya tıklayabilirsiniz.
- Limon sosu biraz fazla geliyor. 2 su bardağı su yerine 1 su bardağı su kullanıp, 2 yemek kaşığı nişasta ile pelte hazırlanabilir. Bu şekilde pelte kısmı daha ince bir tabaka halinde olur ve su miktarı az olacağından pelte daha sarı renkte olacaktır.
- En iyi sonuç için cheese kek i en az 24 saat buzdolabinda dinlendirmek gerekiyor.

Nohut Salatası

Nohut salatası misafirlerim için doğaçlama yaptığım bir salata oldu.  Ben kendimce en çok yakıştırdığım malzemeleri birleştirerek hazırladım. Evde bulunan daha başka yeşillikler ve malzemelerle de hazırlanabilir. Bu aralar neredeyse tüm salatalarıma kullandığım sumak ve nar ekşisini bu salatada da kullandım.  Hem pratik hem doyurucu hemde çok renkli bir salata oldu.

Malzemeler:
- 2 su bardağı nohut ( bir gece önceden ıslatılmış)
- 1 tatlı kaşığı tuz ( nohut haşlanırken kullanılacak)
- 1 adet kırmızı biber (paprika)
- 5 dal doğranmış yeşil soğan veya yarım mor soğan (piyazlık doğranmış)
- 4 adet doğranmış kornişon turşu
- Yarım su bardağı doğranmış maydanoz
- Yarım su bardağı doğranmış roka
- 1 tatlı kaşığı sumak
- 5 yemek kaşığı zeytinyağı
- 3 yemek kaşığı nar ekşisi yada yarım limon suyu
- 1 çay kaşığı karabiber
- 1 çay kaşığı toz kırmızı biber
- 1 çay kaşığı tuz
- Bu salataya sirkede çok yakışır, bende kalmadığı için ekleyemedim. Sirke seviyorsanız 1-2 yemek kaşığı eklemenizi tavsiye ederim.

Hazırlanışı:
Geceden ıslatılmış nohut birkaç kez yıkanır ve tencereye eklenir. Üzerini 4 parmak geçecek kadar su ve 1 tatlı kaşığı tuz eklenir. Önce orta ateşte, kaynamaya başladıktan sonra kısık ateşte iyice yumuşayana kadar pişirilir. Piştikten sonra suyu süzülür, soğuk suyun altına tutularak şoklanır. (Bu şekilde nohutları 2 gün buzdolabında saklayabilirsiniz.)
İlk sıcağı çıktıktan sonra baharatlar, zeytinyağı, nar ekşisi/limon, sirke eklenir. Bu malzemelerin nohuta iyice karışması sağlanır. Ardından diğer malzemeler eklenir karıştırılır ve servis tabağına alınır.


Islak Kek 2


Daha önce annemin tarifi olan ıslak keki paylaşmıştım. Bu tarif ise Japonya'da tanıştığım arkadaşlarımdan Aysun'un tarifi. Keki ikram ettiğinde hepimizin beğenisini toplamıştı.

Nasıl yaptığını sorunca sağolsun bana hemen tarifini yazıp verdi, bende ilk gelen misafirime yaptım bu kekten.

Ben dikdörtgen borcama 2 ölçü olarak yaptım. Ertesi gün servis yaptım ve gerçekten çok ıslak ve içinde hiç çikolata olmamasına rağmen yoğun çikolatalı bir kek gibi oldu.

Malzemeler: (Küçük bir kalıp yada borcam için)
  • 2 adet yumurta
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı sıvı yağ 
  • 2 su bardağı süt (1 bardağı üzerine)
  • 4 yemek kaşığı kakao (tepeleme)
  • 9 yemek kaşığı un (tepeleme)
  • 2 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya

Yapılışı

- Yumurta ve şeker mixerle köpüklü krema kıvamına gelene dek çırpılır.
- 1 bardak süt, sıvıyağ, kakao ve vanilya eklenir çırpmaya devam edilir.
- En son un ve kabartma tozu eklenir ve yavaşça karıştırılır. Karışım yağlanmış bir kalıp veya borcama dökülür. 
- 180 derecede ısıtılmış fırında 30-40 dk pişirilir. Bir kürdan batırılır temiz çıkarsa pişmiş demektir.
- Pişen kek fırından çıkartılır 10 dk ilk sıcağı çıktıktan sonra kalan 1 bardak süt bir kaşıkla kekin üzerine dökülür. İyice soğuduktan sonra buzdolabında bekletilir. 

Notlar:
- Kekin  iyi kabarması için kullanılan yumurta, süt ve sıvı yağ oda sıcaklığında olmalıdır. Kek yapmanın detayları için bu yazıyı tıklayabilirsiniz.
- Kabartma tozu 1 paket de kullanılabilir. Tarifi aldığım arkadaşım sonucun pek değişmediğini söyledi.
- Keke sonradan süt eklendiği için kek oda sıcaklığında uzun süre beklerse bozulabilir. Buzdolabında saklamak gerekir.
- Kekin sütü iyice çekip tamamının ıslak olması için servisten bir gün önce yapmakta fayda var.





Japonya'da Bahar






Japonya'da en sevdiğim mevsimin bahar olduğundan daha önceki yazıda bahsetmiştim. Mart ayının ikinci haftasından itibaren Japonya'nın simgelerinden olan Sakura ağaçları çiçek açmaya başladı. Ve yaklaşık 3 hafta kadar bu güzelliği görme imkanı bulduk.

  Japonya'da her ne kadar özel Sakura parkları olsa da, bu güzel ağaçlardan her yerde görebiliyorsunuz. Benim evimden 10-15 dakika mesafedeki tren istasyonuna giderken çektiğim sakura fotoğraflarım bu paylaştıklarım. Yürüme yollarım hiç gözümde büyümedi bu mevsimde...







Sakura ağaçları pembe yada beyaz çiçek açıyor.


Aşağıdaki fotoğraf bizim evin otoparkındaki devasa Sakura ağacı..


Bir çocuk parkı..


En sonunda yerlere dökülen yapraklardan yollar beyaza bürünüyor...


Yolumun üzerindeki diğer güzellikler..


Ağacın gövdesinde tek başına bir gül.. 


Baharın her daim müjdecisi papatyalar.. 


Bir kapı önü saksısından.. 


Bembeyaz ve bir gelin gibi narin...


Uzun ince bir yol....


Baharatlı-Çörekotlu Minik Kurabiyeler


Japonya'ya geleli yaklaşık 7 ay olmak üzere.. Japonya'nın şimdiye kadar 3 mevsimini yaşamış oldum. Ve Japonya baharına hayran oldum. Yollarda ağaçlara çiçeklere bakmaktan, fotoğraf çekmekten tren saatlerimi kaçırıyorum bazen. Çektiğim fotoğrafları yeni açtığım İnstagram hesabından da paylaşıyorum. Türkiye'de ağaç çiçek bahar fotoğrafı çekmek için insanlar özel parklara giderler. Bizde İstanbul'da yaşarken  lale mevsiminde  baharı doya doya  hissetmek için Emirgan'a giderdik. Japonya'da ise; her yer ara sokaklar, insanların  kapı ve dükkanlarının önleri bile botanik bahçe gibi. Çeşit çeşit çiçek türleri görebiliyorsunuz.Bir sonraki yazıda Japonya'dan birkaç bahar ve Sakura ağacı fotoğrafı paylaşacağım sizlerle..

Gelelim kurabiyeye; içinde hatrısayılır miktarda şeker olmasına rağmen baya baya tuzlu bir kurabiye. Sanırım içindeki acı biber ve baharat olmasından dolayı şeker hiç hissedilmiyor. Kurabiyenin tadı küçüklüğümden hatırladığım -pizza krakere- çok benziyor. Minik minik cips gibi lezzetli bir atıştırmalık. İçine sevdiğiniz başka baharatları da ekleyebilirsiniz. Mesela kuru reyhan, fesleğen, dereotuda çok yakışacaktır. Deneyenlere şimdiden afiyet olsun...

Malzemeler:
- 150 gr tereyağı
- 1 su bardağı zeytinyağı
- 1 yemek kaşığı sirke
- 3 yemek kaşığı şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 tatlı kaşığı mahlep
- 4 yemek kaşığı çörek otu
- 1 tatlı kaşığı acı toz kırmızı biber (yoksa 1 tatlı kaşığı biber salçasıda olur)
- 1 çay kaşığı kekik
- 1 çay kaşığı kuru nane
- 1 paket kabartma tozu
- 4,5 su bardağı un

Yapılışı:
Un dışındaki malzemeler yoğurma kabına alınır, iyice karıştırılır.  Ardından un azar azar elenerek karışımın üzerine eklenir ve yoğurulur. Ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde edilir. (vaktiniz varsa hamuru yarım saat buzdolabında dinlendirirseniz şekil vermek daha kolay olur) Hamurdan misket büyüklüğünde parçalar kopartılıp yuvarlanır, yağlanmış veya yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir. 180 derecede ısıtılmış fırında kurabiyeler kızarıncaya kadar (yaklaşık 25-35 dakika) pişirilir.


Notlar:
- Tarifte kurabiyelerin üzerine yumurta sarısı sürülüyordu, fakat hem çok oyalayıcı hemde görüntüsnün yumurta sarısı sürmeden daha hoş durduğundan üzerine yumurta sarısı sürmüyorum.
-  Bardak ölçüm 200 ml lik su bardağı ama zeytinyağını ölçtüğünüz herhangi bir su bardağınızla unu da ölçerseniz hamur kıvamında sıkıntı yaşamazsınız.
- Kurabiye minik ebatlarda yapıldığı için çok sayıda (100 den fazla) çıkıyor. Kapaklı bir kapta saklanırsa yada streçle iyice sarılırsa tazeliği 1 hafta kadar devam ediyor.

Kakaolu Islak Kurabiye / Browni Kurabiye


Kurabiye görünümünde, şerbetli tatlı havasında, browni tadında bir lezzet...
Islak kurabiye favori kurabiyelerimden biri. Ben de Japonlar için düzenlediğim Mart yemek kursunda tatlı olarak menüde bu kurabiyeyi yapmıştım.

Yemek kursunda bazı gruplar tepsinin yarısına şerbet dökmeden kurabiye olarak yediler ve iki halini de çok beğendiler.

İnternetde birçok tarif var bu kurabiyeyle ilgili, bazı tariflerde şerbet sütle hazırlanıyor. Benim sürekli uyguladığım aşağıdaki tarif Sevgili Gülay'ın tarifi.

               Malzemeler:
  • 125 gram margarin ya da tereyağı
  • 1 tane yumurta
  • 1 çay bardağı şeker (60 gr)
  • 1 çay bardağı sıvıyağ (70 gr)
  • 4 yemek kaşığı kakao (25 gr) 
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • Aldığı kadar un (Yaklaşık 400 gr)
      Şerbeti İçin: 
  • 3 çay bardağı şeker (180 gr)
  • 3 çay bardağı su (300 gr)
            Yapılışı: 
- Şerbet malzemeleri küçük bir tencereye alınır. Kısık ateşte karıştırarak şekerin erimesini sağlanır. Kaynamaya başlayınca 7-8 dakika kaynatılır ve ocaktan alınır. Soğumaya bırakılır.
- Hamur yoğurma kabına tereyağ, sıvı yağ, toz şeker ve yumurta alınır  karıştırılır. Kakao ve kabartma tozunu eklenir. Un yavaş yavaş eklenip yumuşak bir hamur elde edilir. Ceviz büyüklüğünde parçalar kopartılıp, yuvarlanarak yağlanmış fırın tepsisine dizilir. 
- Kurabiyeler 180 derece ısıtılmış fırında 30 dakika pişirilir. Kurabiyeler sıcakken soğuk şerbetin içine teker teker batırılır ,1 dk bekletilir, ters-düz edilir ve çıkartılır. Kurabiyeleri tekrar pişirdiğimiz tepsiye sıkışık şekilde dizilir. Az miktarda kalan şerbet kurabiyelerin üzerine dökülüp hindistan cevizi veya toz antep fıstığı ile süslenebilir. Üzeri başka bir tepsiyle kapatılırsa şerbetini daha hızlı çeker.  En az 2 saat beklettikten sonra servis yapılabilir.

Terbiyeli Buğday Çorbası


Buğday çorbasını kış aylarında tarifteki şekliyle terbiyeli olarak, yaz aylarında ise soğuk ayran çorbası şeklinde yaparım. Bu çorbayı Japonlar için bu pazar yapacağım yemek kursu etkinliğinde de yapacağım. Yemek kursu için tarifi 6 kişilik ve gramlı şekilde ölçülü hale getirdim.
Malzemeler:
- 1 çay bardagı buğday (80 gr)
- 1 litre su
- 1 tatli kaşığı tuz (5gr)

Terbiye Malzemeleri
- 1 adet yumurta
- 1 tepeleme yemek kaşığı un (15 gr)
- 4 tepeleme yemek kaşığı yogurt (150 gr)
- 1 su bardagı kaynar su (200 ml)

Üzerine Servis İçin;
- 20 gr tereyağı
- 1 tatli kaşığı kuru nane
YAPILIŞI
Buğdaylar yıkanir, suyu süzülür ve tencereye alınırr. Üzerine 1 lt su ve tuzu eklenir. Önce orta ateşte, iyice kaynadıktan sonra kısık ateşte buğdaylar iyice yumuşayıp patlayana kadar, yaklaşık 1 saat kadar kaynatılır.
Terbiyesi icin; yumurta, yogurt ve un çırpma teli ile çırpılır. Üzerine çırpmaya devam ederek 1 su bardağı kaynar su yavas yavaş eklenir. Terbiye iyice karıştırıldıktan sonra tenceredeki buğdayların üzerine yine çorba karıştırılarak eklenir ve bir taşım kaynatılır. Ocaktan alınır.
Servis esnasında çorbaların üzerine eklemek üzere küçük bir tavaya tereyağ alınır, eritilip kızdırılır. Kuru nane eklenir, ocaktan alinir. Kaselere konan çorbaların üzerine paylastırılır..
Not: Buğdayların haşlanması esnasında suyu buharlaşıp çok eksilirse, çorbanın kıvamı biraz koyu olabilir.Çorbaya gerekirse bir miktar daha su ekleyebilirsiniz.
Çorba daha hafif olsun isterseniz tereyağında nane yakmak yerine, çorbanın terbiyesini ekledikten sonra 2 yemek kaşığı zeytinyağı ve 1 tatlı kaşığı kuru naneyi direk ekleyebilirsiniz.

Tarçınlı Minik Kurabiyeler



Tek cümleyle; Bir fincan kahvenin yanına tek lokmalık, ağızda dağılan, kavrulmuş cevizli ve tarçın kokulu miss gibi kurabiyeler..

Malzemeler: (60 adet minik kurabiye için)
-250 gr oda sıcaklığında tereyağı
- 4 tepeleme yemek kaşığı pudra şekeri (70 gr)
- 1 tatlı kaşığı tarçın (5gr)
- 3,5 su bardağı un (420gr)
- 1 su bardağı ceviz içi (90 gr)

Üzeri İçin;
- 1 yemek kaşığı pudra şekeri (15 gr)
- 1 yemek kaşığı tarçın (10 gr)

Yapılışı:
-Öncelikle cevizler yağlı kağıt serili bir teğsiye alınır ve 200 derecede ısıtılmış fırında 8-10 dakika arada karıştırılarak kavrulur. Fırından çıkarıp ılıyınca rondoda biraz iri olarak çekilir veya elle ufalanır.
-Yoğurma kabına tereyağ, şeker, ve tarçın alınır iyice birbirine yedirilir. Ardından un yavaş yavaş eklenir ve yoğurulur. En son cevizler eklenir, cevizlerde hamura iyice karıştıktan sonra eğer zamanınız varsa kurabiye hamuru oda sıcaklığında üzeri kapalı olarak 30 dk dinlendirilir.
-Dinlenmiş hamurdan misketten biraz büyükçe parçalar kopartılıp yuvarlanır ve yağlanmış veya yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir.
-180 derecede ısıtılmış fırında 30 dakika kontrollü olarak pişirilir.
- Fırından çıkıp soğuyan kurabiyelerin üzerine tarçın ve pudra şekeri iyice karıştırılarak bir süzgeçle elenir.

Notlar:
- Ceviz kavurma işlemini ocakta teflon tavada arada karıştırarakta yapabilirsiniz.
- Unu eklerken önce 3 bardak kadarını ekleyip kalan yarım bardağı azar azar ilave etmekte fayda var. Unun cinsine göre kullanılacak miktar çok az değişebilir. Bana 3,5 bardak tam yetiyor.
- Kurabiyeleri yuvarlarken hafif dağılır gibi oluyor, nazikçe yuvarlamak gerekiyor. Bu durumda unu eksik sanıp tekrar un ilave etmeyin. Bu kurabiyelerde kabartma tozu ve yumurta olmadığı için kolay yuvarlanmıyor. Pişince ağızda dağılan un gibi kurabiyeler haline geliyor.
-Fırınınızın gücüne göre pişme süresinde farklılık olabilir 25. dakikadan sonra kontrol edip, pembeleşene kadar pişirmek gerekiyor. Fırın tipine göre pişme süresi 40 dakikaya kadar çıkabilir.

Sakuralale'nin Mutfağı 2


Birkaç hafta önce 6 Japon katılımcıyla 2. sini gerçekleştirdiğimiz Sakuralale'nin mutfağı yemek kursunda yukarıda görmüş olduğunuz çay menüsünü hazırladık. (sakuralale yemek kursu 1 için burayı tıklayabilirsiniz)
Menümüzde;
- Katmer Poğaça
- Yoğurtlu Ispanak Salatası
- Patates Salatası
- Gül Tatlısı 
vardı. 
Bizim için sıradan olan basit bir tarif bile Japon arkadaşlarımıza çok orjinal gelebiliyor. Örneğin mercimek çorbası, melemen ve Türk pilavı gibi..
Bizim menümüzde hazırladığımız tariflerden Gül tatlısı ve katmer poğaça özellikle çok hoşlarına gitti. Yemek kursunun en güzel kısmı ise tüm yemekler hazırlandıktan sonra hep beraber sofrayı kurup Türk çayı eşliğinde hazırladıklarımızı tadıp, muhabbet etmek. Katılımcılardan üç arkadaşımızın iyi Türkçe biliyor olması da benim için ayrı bir nimet tabi.. 

Çeşnili Zeytinyağı


Kahvaltı için ekmeği bandırarak veya beyaz yada lor peynirinin üzerine gezdirerek afiyetle yenebilecek çok lezzetli bir kahvaltılık...


Malzemeler:
- 1 su bardağı sızma zeytinyağı
- 10 adet doğranmış yeşil veya siyah zeytin
- 1 diş rendelenmiş sarımsak
- 10 tane kurutulmuş domates parçası
- 6 adet ceviz
- 1 limonun suyu
- 1 tatlı kaşığı biberiye ( 2 dal taze biberiye kullandım)
- 1 tatlı kaşığı kekik  ( 2 dal taze kekik kullandım)

Hazırlanışı:
-Domatesler 15 dakika kadar sıcak suda bekletilir.
-Bu arada (varsa kapaklı) bir kaseye sarımsak rendelenir, ceviz bıçakla doğranır veya elle kırılarak küçültülür. -Limonun suyu sıkılır.
-Bütün malzemeler kaseye eklenir. Yumuşayan domateslerde ufak ufak doğranarak kaseye eklenir. İyice karıştırdıktan sonra kasenin kapağı kapatılır en az 2 saat sonra servis yapılabilir.

Not: Servis edeceğiniz günden 1 gün önce hazırlarsanız baharatların tadı ve kokusu yani çeşnisi zeytinyağına daha iyi geçiyor. Çeşnili zeytinyağını buzdolabında 15 gün kadar saklayabilirsiniz. Kalırsa da zeytin kasenizin içine ekleyebilirsiniz.
*** Tokyo'da yaşayan arkadaşlar kurutulmuş domates ve çekirdeksiz zeytini Shinjuku'daki YAMAYA gibi uluslararası marketlerden bulabilirler.

Fırında Taze Patates

Fırında taze patates son zamanlarda kahvaltı için sık sık yaptığım bir çeşit oldu. Patatesi kızartmak yerine bu şekilde fırınlamak hem çok hafif, hemde daha pratik oluyor. Kahvaltı haricinde ana yemeklerin yanına özellikle tavuk, balık ve et yemeklerinin yanına çok yakışacaktır.


Malzemeler:
- 800 gr kadar taze patates
- 2 yemek kaşığı sıvı yağ
- 1'er tatlı kaşığı kuru kekik ve biberiye (ben 2'şer dal taze kekik ve biberiye kullandım)
- Tuz ve karabiber

Hazırlanışı:
Patateslerin kabukları iyice ovalanarak yıkanır. Kabukları soyulmadan ortadan ikiye bölünür, derin bir kaba alınır. Üzerine yağ, tuz ve baharatlar eklenir iyice karıştırılır. Zamanınız varsa bu şekilde 10-15 dakika bekletirseniz patatesler baharatları daha iyi çekecektir. Fırın 200 dereceye ayarlanır. Patatesler yağlı kağıt serili fırın tepsisine çok üstüste gelmeyecek şekilde dizilir. Patatesler kızarıncaya kadar, 30-35 dk pişirilir.

Not: Taze patates bulamazsanız aynı tarifi normal patatesi elma dilimi şeklinde dilimleyerek uygulayabilirsiniz.

Mantarlı Omlet



Kahvaltı için çok pratik bir alternatif mantarlı omlet, ben biraz daha renklendirmek istediğim için ince doğradığım yeşil ve kırmızı dolmalık biberleri de ekledim. Üzerinide doğranmış zeytin ve fesleğen yapraklarıyla süsleyerek servis yaptım. 
 
Malzemeler:
- 5-6 adet mantar
- 4 adet yumurta
- 1 yeşil, yarım kırmızı biber (kullanılmayabilir)
- Tuz, karabiber
- 4-5 yemek kaşığı sıvı yağ.

Hazırlanışı:
- Yumurtalar bir kaseye kırılır biraz tuz ve karabiber eklenerek bir çırpma teliyle çırpılır.
- Mantar ve kullanacaksanız biberler ince doğranır, tavaya sıvı yağ alınır üzerine doğranmış biberler atılır ve karıştırılarak kavrulur. Ardından doğranmış mantarlar eklenir ve kavurmaya devam edilir. Üzerine birazda tuz eklendikten sonra çırpılmış yumurtalar tavaya eklenir bir kez karıştırıldıktan sonra ocağın altı kısılır.

- Omletin alt tarafı kontrol edilir, bir kapak yada düz bir tabak yardımıyla çevirilip üzeride pişirilir.
- Diğer tarafıda piştikten sonra düz bir servis tabağına alınıp servis yapılır.

Not: Omletinizi çevirmeden pişirmek isterseniz çık kısık ateşte tavanın kapağı kapalı olarak pişirirseniz aynı sonucu biraz daha uzun sürede elde edersiniz. Kapak kapalı olduğu için omletin üstü buharıyla pişiyor, ocak çok kısık olduğu için altıda yanmıyor.

Fransız Ekmekleri (Yapım Aşamalarıyla)


Japonya'ya geleli 3 ayı geçti. Biraz çevreye adapte alup, eve yerleşmeye başlayınca yeni tarif denemelerine de başlamış oldum.

Japonya'da Türkiye'deki gibi fırın kültürü yok, belli yerlerde günlük ekmek satan ekmekçiler var, onların dışında ekmekler market reyonlarında son kullanma tarihli olarak satılıyor. Ve zaten 10 larca ekmek çeşidinden içine konulan maddelerden dolayı bizim alabileceğimiz tek bir ekmek tipi var. Fiyatıda ayrı bir mesele Japonya'da aldığımız 1 ekmek fiyatına, Türkiye'de 4 ekmek alınabiliyor.
Bu durumda en makulü evde tazecik ekmeğini kendin yapmak. Birkaç ekmek tarifi daha denedim onlarıda sırasıyla burada paylaşacağım...

Fransız ekmeği aslında klasik Türk fırın ekmeğiyle aynı ama onlar iyi tanıtım yaptıkları için bu ekmekler dünyanın her yerinde Fransız ekmeği olarak biliniyor. 

Biraz detaylı anlattığım için tarif uğraştırıcı gibi görünüyor olabilir, aslında klasik mayalandırma yapılıyor o kadar. Denemeye değer bir tarif bir poşet içinde saklarsanız kurumadan uzun süre muhafaza edebilirsiniz. Kalabalıksanız iki ölçü yapmanızı tavsiye ederim. Denemeye değer bir ekmek tarifi...

Malzemeler (10 adet ekmek için):
- 400gr un (2+2/3 su bardağı)
- 7,5 ml tuz (1.5 tatlı kaşığı)
- 5 ml toz şeker (1 tatlı kaşığı)
- 15gr yaş maya ( 1 tatlı kaşığı toz maya)
- 120 ml ılık süt (yarım su bardağı süt)
- 175 ml ılık su (3/4 su bardağından az eksik)
  Hazırlanışı:
1. Un ve tuz geniş bir kaba elenir, üzerine toz şeker elenir ve ortasına bir havuz açılır.
 
2. Maya ılık sütte eritilir ve unun ortasındaki havuzun içine dökülür.
  

3. Şeker maya karışımının üzerine un serpilir ve zamanınız varsa oda sıcaklığında 15-20 dk mayanın kabarması beklenir.


 4. Ilık su da eklenerek 10dk kadar yoğurulur ve yumuşak bir hamur hazırlanır (hafif ele yapışan bir hamur) Hamurun üzeri streç film veya mutfak bonesi ile kapatılır.


5. Hamur oda sıcaklığında 1 buçuk saat mayalandırılır. Hamur aşağıdaki gibi iki katına çıkıyor.



6. Hamurun gazını almak için tekrar yoğurulur ve üzeri kapatılıp tekrar dinlendirilir. ( Kıvamında mayalanmış bir hamurun aşağıdaki gibi lif lif bir görünüme sahip olması gerekir. Soğuk bir ortamda mayalanma normalden daha yavaş olur)


7. Hamur 10 parçaya ayrılır. Her parça iki elle yoğurulur ve üstten alta doğru büzerek oval şekil verilir. Büzülen taraflar aşağıya gelecek şekilde tepsiye dizilir. Ekmeklerin üzerine un serpilir. Tepsinin üzeri büyükçe bir mutfak bonesi veya streç film ile kapatılır. Bu şekilde 30 dk daha tepsi mayası yapılır.



8. 30 dakikanın sonunda ekmeklerin üzerine çizgi formu oluşturmak için serçe parmağın yan tarafı sıvı yağ ile yağlanır.


9. Ekmeklerin üzerine tek tek bastırarak çizgi  şekli oluşturulur (bir bıçak yardımıyla da çizik atabilirsiniz) Ve tepsinin üzerini örtülerek 15 dk daha bekletilir.


10. Bu arada son 15 dk lık bekleme süresi öncesinde fırın 230 dereceye ısıtılır ve fırına dayanıklı bir kap veya kasenin içine bir su bardağı sıcak su doldurulup fırının tabanına yerleştirilir. Bu işlem ekmeklerin kurumadan yumuşak pişmesini sağlıyor.  Ekmek tepsisi fırına yerleştirip 15 dakika pişirilir. Fırından çıkan ekmekler bir fırın teli üzerine alınır ilk sıcaklığı çıktıktan sonra afiyetle yenilir :)

 

Elmalı Turta Template by Ipietoon Cute Blog Design